Sayfalar

31 Ocak 2017 Salı

Diyetimizde Yaptığımız Yanlışlar


 Hedefimiz kilo vermek,fakat aynalar bize tam tersini gösteriyor.Peki neden başarılı olamıyoruz ? Fark etmeden yapılan yanlışlarımız var mı acaba ? İşte şimdi yaptığımız hataların neler olabileceğine beraber bakalım;


1) ÖĞÜN ATLAMAK

           Öğünlerimizden kahvaltı sizin güne başlamanız için en önemli öğündür.Bu öğünü atladığınızda metabolizmanın yavaşlar ve daha az kilo verme hatta kilo verememe problemi ile karşı karşıya kalabilirsiniz. Vücudu bütün gün aç bırakıp sadece akşam öğününü tükettiğinizde ise; uzun saatler aç kalan vücut bu durumun devam edeceğini düşünüp, yediğiniz besinleri depolamaya başlar.Bu durum kilo vermeniz bir yana kilo almanıza neden olur. Yetişkin her bireyin gün içerisinde 3 ana 3 ara öğün tüketmesi gerekmektedir.Böylece metabozlimanızı hızlandırıp aldığınız kalorileri depolamak yerine harcama yoluna gidersiniz ve yağ yakımınız hızlı gerçekleşir.





2) SEVDİĞİNİZ YİYECEKLERİ HAYATINIZDAN ÇIKARMAK



          
        Diyet yaparken sevdiğiniz yiyeceklere veda etmek zorunda değilsiniz.Çünkü diyetiniz eğer yasaklar listesiyle dolu olursa hem motivasyonunuz düşücek hemde istenilen kiloya ulaştığınızda bu yiyeceklerden kontrolsüzce tüketmenize sebep olucaktır.Bu konuda önemli olan porsiyon kontrolü sağlamanızdır.Unutmayın her şey kararında olursa vazgeçmek zorunda kalacağınız hiçbir besin kalmaz.









3) ‘LIGTH’ GIDALARI SINIRSIZ TÜKETMEK


           Paketlerin üzerinde ‘lıght’kelimesini gördüğünüz gıdalar düşük kalorilidirler fakat bu, bu ürünleri sınırsızca yiyebileceğimiz anlamına gelmiyor.Hatta sadece bu ürünleri kullanarak zayıflamaya çalışmak kilo almaya bile sebep olabilir.Çünkü bu ürünler az kalorili olduğu için fazlaca tüketmenin bir zararı olmadığını düşünülür ancak;örneğin : bir paket diyet bisküvisinin kalorisi 2-3 dilim ekmeğin kalorisine eşit olabilir.O yüzden bu ürünleri ara öğünlerde minik atıştırmalık olarak kullanıp mutlaka etiketindeki kolari miktarını okuyup kullanmanızı tavsiye ederim.






4) AKŞAM SAAT 20:00’DAN SONRA BİR ŞEY YEMEMEK

            
             Böyle bir ön görüyü hepiniz duymuşsunuzdur.Ancak diyet kişiye özel olması gerektiği için sizin hayat tarzınıza,iş saatlerinize,gece uyuduğunuz vakte göre ayarlanmalıdır.O yüzden yatmadan 2-2.5 saat önce  ARA ÖĞÜN ve 4-4.5 saat öncede ANA ÖĞÜN yapmanız sizi aç kalıp gece mutfaktaki dolaba saldırmaktan ve küçük zararlı atıştırmalıklardan kurtarır.









5) SADECE SEBZE VE MEYVE TÜKETMEK

          Sadece sebze ve meyve tükettiğimizde vücudumuzun ihtiyacı olan protein ve yağ karşılanmaz.Bu öğeler karşılanmadığı için metabolizmanız ihtiyacı olandan daha az çalışır.
Böylece zayıflama veriminiz düşer.Bu yöntemle başlangıçta biraz kilo verdiğinizi görseniz de ,bir süre sonra su ve kas kaybı yaşanacağı için vücuttaki yağ oranı artmaya başlayacaktır.Uzun süreli bu diyetler bölgesel yağlanmaya neden olurlar.Diyetinizi hiçbir zaman tek besin tüketimine dayalı olarak yapmayınız.







6) EKMEĞİ BIRAKMAK


          Günümüzde yapılan yanlışların en büyüklerinden biri de ekmeği hayatınızdan çıkartmanızdır.Diyetimizde her ana öğünde 4 besin grubumuzdan her biri yer almalıdır.4 besin öğemizden bir tanesi ise ekmek ve tahıl grubudur.Ekmeğin diyetten tamamen çıkarılması kas kaybına yol açabilir.Önemli olan gün içerisinde tüketeceğimiz ekmek ve tahıl grubunun miktarıdır.










7) HER GÜN TARTILMAK

            İlk bakışta kontrolü sağlıyor gibi gözüksenizde,her gün hatta her öğünden sonra tartılmanız motivasyonunuzu düşürebilecek en önemli etkenlerden birisi olabilir.Ödem,kabızlık,şişkinlik,menstruasyon gibi durumlar toplam kiloyu etkileyebildiği için tartıya çıktığınızda kendinizi kilo almış olarak bile görebilirsiniz.Bu sebeple en doğru tartım : haftada bir kez, sabah aç karnına, çok ince kıyafetlerle ( her hafta üzerinizdeki kıyafet kalınlığının aynı olmasına dikkat ediniz ) veya 
kıyafetsiz , tuvalet sonrası tartılmaktır.

      



Devamını Oku »

26 Ocak 2017 Perşembe

Şok Diyet Uygulamalarıyla Kilolarımızla Birlikte Sağlığımızda Elden Gidiyor


Şok diyetler haftada,ayda şu kadar kilo vermeyi vadeden,çok düşük kalorili,besin öğelerinden yetersiz,kişiye özel olmayan diyetlerdir.Peki günlük ihtiyacınız olan kalorinin en az yarısına hiçbir uzman tavsiyesi olmadan bir anda düşmek hangi sorunları doğurur ?

Kilolar yağdan değil vücut kasından ve sudan gider;
       
          Şok diyetler son derece düşük kolarili olduğu için vücut ihtiyaçlarını karşılayamazlar.Bu diyetlerde yağlar kaybedilmez kilolar su ve kas kayıpları olarak gözlenir.Enerji diyetten karşılanmadığı için vücut kas proteinlerini ve karaciğerde depolanan glikojeni kullanmaya başlar. Gün boyunca aç kalan bir insanda kan şekeri düşer, halsizlik, yorgunluk ve baygınlık gözlenir, iş verimi, anlama ve öğrenme kabiliyetinde düşme olur, baş ağrıları ortaya çıkar. Bütün bu olumsuzlara rağmen, sonuçta kaybedilen yağ değil, su ve kas olur.



Bölgesel yağlanma artar;

      Vücudumuzun bazal metabolik hızı sahip olduğumuz kas miktarı ile doğru orantılıdır.Şok diyetlerinde kaybedilen, yağsız vücut kütlesi yani kas olduğu için vücudumuzun yağ yakma kapasitesi düşer.Böylece bel çevresinde,karında,üst bacak bölgelerinde gün geçtikçe  yağlanma artar.




Hastalıkların habercisi;



            Yüksek vaadleri olan bu diyetler çok düşük kalorilidirler ve besin öğeleri açısından yetersizdirler; bazıları ise sadece bir besin öğesi yönünden zengindir ve diğer öğeleri içermez;bazıları da var ki tek bir besine dayanır.Örneğin sadece yüksek miktarda protein içeren bir diyet, böbrek taşı oluşma riskini arttırır ve yine vücuttaki keton cisim miktarını arttırarak ‘ketogenesiz’ oluşumuna neden olur.Ketogenesiz oluştuğunda ise ağızda ve deride kötü koku  hissedilir. Yüksek miktarda hayvansal kaynaklı besinlerle oluşturulan bir diyet ise uzun süreli uygulanıldığında kan kolestrolünü yükselterek kalp-damar hastalıkları oluşumunu tehdit eder.
         Şok diyetlerini sık sık ve uzun süre uygulayan kişilerde osteoporoz,sindirim ve sinir sistemi bozuklukları,yorgunluk,halsizlik,baş dönmesi,anemi,cilt ve saç problemleri,bulantı ve kusma görülebilir.



Diyet aç kalmak değildir;

          
          Zayıflamak uğruna aç kalmaya,tek düze beslenmeye ve kendinizi mutsuz edip strese sokmaya hiç gerek yok..Beslenme programı; size özgü yani kişiye özel,biyokimyasal bulgularınıza,yaşam şeklinize,sevdiğiniz veya sevmediğiniz besinlere,yaşınıza,boyunuza ve cinsiyetinize ,fiziksel aktivitenize,metabolizmanıza göre yani tamamen size özgü olarak hazırlanmalıdır.Ve sonrasında da yeterli ve dengeli beslenme hayat tarzı haline getirilmelidir.
                                                       

                                                                    Unutmayın Sağlıklı Beslenmek Bir Ayrıcalıktır..
Devamını Oku »